Avrupa’da birçok kişi, 1990’larda ve 2008 sonrası Büyük Durgunluk’tan sonraki kemer sıkma politikalarını aratmayacak türden üçüncü bir daralmacı dalganın kaçınılmaz olduğunu düşünmektedir. Dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde hükümetlerin COVID-19 pandemisine yanıtı devasa bütçe genişlemeleriyle oldu.
Bugün milyonlarca kişi, pandemi nedeniyle sosyal programları kısmak isteyecek muhafazakâr hükümetlerin ellerinin güçlendiğinden emin. Geçtiğimiz aylarda Toronto Üniversitesi Yayınlarından çıkan Avrupa’da Kemer Sıkma Politikaları ve Sosyal Devletler, toplumun her kesimini ilgilendiren bu sorun için zehgeçmişten geleceğe uzanan karşılaştırmalı bir bakış açısı sunmakta. Kitap, bu amaçla Avrupa’da uygulanan kemer sıkma politikalarının ilk döneminde, yani 1990’larda, gerçekleşen sosyal devlet reformlarını mercek altına alıyor. Dr. Bölükbaşı bir yandan sosyal harcamalar ve sosyal haklardaki gelişmeleri tararken, öte yandan başa gelen hükümetlerin bütçe politikalarında uyguladıkları kurnazlıkları ortaya çıkartıyor. Avrupa’da Kemer Sıkma Politikaları ve Sosyal Devletler kemer sıkma süreçlerinden en çok etkilenmesi beklenen Belçika, Yunanistan ve İtalya’daki sosyal devlet ve bütçe politikalarındaki reformların siyasetini karşılaştırmalı bir perspektiften derinlemesine analiz ediyor. Kitap, bilim insanları, politika belirleyicileri ve vatandaşların uygulanan kemer sıkma politikalarının Avrupa’nın sosyal devletlerini hangi yollarla yıpratacağını düşündüklerini ortaya koyuyor. Genel kanının aksine, Dr. Bölükbaşı bize sosyal devletin kaderinin kemer sıkma baskılarına bakılarak önceden tahmin edilemeyeceğini gösteriyor.
Yayıncının kitabın kapağında belirttiği gibi, “geleneksel hâkim kanıyı temsil eden ‘Avrupa kemer sıkma hipotezinin’ kapsamlı bir eleştirisi” olan Avrupa’da Kemer Sıkma Politikaları ve Sosyal Devletler, “Avrupa’da farklı ülkelerde sosyal devletin dayanıklılığına dair titiz bir karşılaştırmalı analiz” sunmakta. Kitap, fikirleri Avrupa ve ötesinde önemli politika kararlarını şekillendiren önde gelen bilim adamları tarafından övgüyle karşılandı. Bu önemli kişilikler arasında Kevin Featherstone (London School of Economics), Jane Jenson (Université de Montreal), Philippe Pochet (European Trade Union Institute), Claudio Radaelli (European University Institute) ve Vivien A. Schmidt (Boston University) bulunuyor.